Proje hakkında bilgi veren Öğr. Gör. Dr. Murat Kılıç, “Yağmur sularının fiziksel ve kimyasal bileşenleri ve ayrışmaları çevredeki etkilere göre farklılık gösterebilir. Bu sularda insan sağlığı için olumsuz yönde etkileri olabilen bazı toksik metallerin, iyonların, pestisitlerin, polisiklik aromatik hidrokarbonların ve mikro plastiklerin bulunmasına bağlı olarak kirlilikten söz edilebilir.
Bu kirleticilerin önce atmosfere ardından da yeryüzüne dönmesi ile neden olduğu sonuçlar yaşamsal olaylar için son derece önemlidir. Doğal ya da antropojenik yollarla atmosfere salınan bu kirleticiler uzun ya da kısa menzilli bir taşınım neticesinde çökelme yoluyla tekrar yeryüzüne dönerler. Doğal ve antropojenik kaynaklarda tespit edilmiş kirleticilerin atmosferde çeşitli süreçlerden geçerek yer yüzeyine dönmeleri atmosferik çökelme olarak tanımlanmaktadır. Ekosistemler için atmosferik çökelme çok önemli bir kirletici kaynağıdır. Bu çökelme sonucu atmosferik kompozisyonun değişmesinin ve kirletilmesinin en önemli nedenini arazi kullanımları, endüstriyel ve çevresel aktiviteler oluşturmaktadır. Ayrıca kirleticiler atmosferde farklı kalış sürelerine sahiptirler ve partikül maddelerin atmosferden uzaklaşma mekanizmaları arasında kuru ve ıslak çökelme önemlidir. Kuru çökelme, atmosferik kirleticilerin, sis, yağmur gibi yoğunlaşan su buharının havadaki veya yeryüzündeki ürünlerinden etkilenmeden sadece yerçekimi kuvveti etkisiyle atmosferden uzaklaşma mekanizmasıdır.
Yaş çökelme ise atmosferik kirleticilerin yağmur, kar vb. vasıtasıyla atmosferden uzaklaştırılmasını sağlayan önemli bir mekanizmadır. Yeryüzüne bu kirleticiler yaş çökelme ile iki şekilde geri dönerler. Bunlardan bir tanesi bulut seviyesinin altında yer alan kirleticilerdir ve bu kirleticiler yağmur damlacıklarının süpürme etkisi ile yeryüzüne çökelirler (washout). İkinci kirletici katkısı da bulutların içerisinde zaten var olan, uzak bölgelerden bulutların yağış bıraktıkları bölgeye gelinceye kadar yol boyunca taşıdıkları ve topladıkları kirleticilerdir. Bu kirleticilerde yağmur damlacıklarının içerisinde olduklarından doğrudan yağışla birlikte yeryüzüne dönmektedirler.
Açıklanan birinci mekanizma “bulut altı yıkama” (washout), ikincisi ise “bulut içi taşınım veya bulut ile taşınan” (rainout) olarak adlandırılmaktadır. Yaş çökelme esnasında yaş çökelmenin kimyasal içeriği iki farklı mekanizma yoluyla kontrol edilmektedir. İlki yerden belirli yükseklikteki bulutlarda meydana gelen yeteri kadar büyümüş partiküllerin (0,1–1 μm), su buharının etrafında yoğunlaşıp çoğunlukla uzun mesafe taşınımı da gösteren rainout olayı, ikincisi ise oluşan kar ya da yağmur formundaki yağışın yere düşerken atmosferdeki askıda parçacıkları ile gaz fazındaki kirleticilerin yağmur suyu içerisinde Henry yasası gereğince çözünmesi ve yağışla yeryüzüne taşınması (çoğunlukla lokal kirliliği yansıtan) olayıdır ki buda washout olarak açıklanmaktadır. Ayrıca atmosferik partiküller kompozisyonlarında yanma sonucu oluşan elementel ve organik karbon fraksiyonlar içerirler. Bu kirleticilerin iklime ve insan sağlığına olumsuz etkileri bulunmaktadır. Atmosferdeki elementel karbon içeren partiküller, maddelerin yanması sonucu doğrudan atmosfere salınan birincil kirleticilerdir.” dedi.
Akademisyenimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.
(HABER MERKEZİ)
EKONOMİ
3 gün önceEĞİTİM
13 gün önceGÜNDEM
06 Ekim 2024ASAYİŞ
06 Ekim 2024GÜNDEM
06 Ekim 2024GÜNDEM
06 Ekim 2024ASAYİŞ
06 Ekim 2024SPOR
06 Ekim 2024ASAYİŞ
06 Ekim 2024ASAYİŞ
06 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.